Küresel olarak, bireyden başlamak üzere; toplumlar, ulus devletler, uluslararası örgütler ve çok uluslu şirketler gibi küresel yönetişimin her aktörünü, her kademesini farklı boyutlarda etkileyen önemli bir tehdit ile karşı karşıyayız.
Tehdit küresel dünyanın mevcut koşullarından azami ölçüde faydalandığı gibi, her alanda görece daha esnek, yaygın, kapsayıcı, zaman ve mekân bağımsız küresel etkileşim tehdidin hızla küresel boyut kazanmasına hizmet ediyor.
Bir başka açıdan ise söz konusu tehdit hemen her konuda ayrışan, farklı öncelik ve çıkarların peşinde koşan, yüksek politika konularını önceleyen dünyayı ortak bir “düşmana” karşı, üstelik de çok da beklenmedik bir zaman ve alanda, refleksler çoğunlukla ulusal kalsa da, benzer tedbirler almaya zorluyor.
Küresel ölçekte yaşanan benzer duygu durumları, dayanışma arzusu, her şeye rağmen hayatın devam ettiğine dair yaratıcı fikirlerin paylaşılması gibi unsurlar ise yine “insanlığın” ortak “düşmanına” karşı ortak duruşunu gösteriyor.
Küresel düzlemde öncelikler tamamen değişti ve başta sağlık olmak üzere birincil ihtiyaçlar gündemin ana maddesi haline geldi.
Bugün, kaybetmediğimiz sürece çoğumuzun verili olarak kabul ettiği ve gündemlerimizi sanki onlar hiç tehlikeye girmeyecekmiş gibi belirlediğimiz, günlük koşuşturma içinde varlıklarını fark etmediğimiz, hatırlamadığımız, onurlandırmadığımız her unsurun bir gün mutlaka kendini hatırlattığı gerçeğiyle bir kez daha yüzleştik.
Bireyden başlayarak her aktör mevcut belirsizlik ortamında kâh kendisinden öncekilerin tecrübelerinden yararlanarak, kâh yeni yöntemler, araçlar deneyerek önlem almaya, yolunu açmaya, önünü görmeye çalışıyor, dahası, küresel düzeyde her aktör seviyesinde topyekûn ve amansız bir mücadele veriliyor.
Dünya bir yandan çokça ayrışırken, bir yandan da ortak mücadele etmek zorunda kalınan konular artıyor zira çevre, salgın hastalıklar gibi birçok konu sınır tanımıyor ve ortak mücadele gerektiriyor. Bütün bunlardan daha önemlisi ise böylesi konularda mücadele araçları da farklılaştığı için aktörler arasında mevcut mukayeseli üstünlükler de muğlak hale geliyor.
Son dönemde küresel düzlemde mevcut durum ele alınırken çoğunlukla dört kavram- gelip geçicilik (volatility), belirsizlik (uncertainity), karmaşıklık (complexity) ve muğlaklık (ambiquity) (VUCA World)- kullanılıyor ve bu kavramların kullanılma sebebi de genellikle liberal sistemin (düzenin) sorgulanması, aktör arasında güvenlik ve çıkarların uyumlaştırılamaması, küresel değerlerin erozyona uğraması (küresel normlara karşı güven kaybı) ve dijital dünya hâkimiyetine ilişkin yapılan çıkarsamalar gibi farklı nedenlere bağlanıyordu.
Bugün geldiğimiz noktada küresel dünyayı yine aynı kavramlarla çok daha derinden yaşayarak, deneyimleyerek, hissederek tanımlamamız kaçınılmaz hale geldi ve maalesef daha az beklediğimiz yerden geldi sınandığımız sorular, ya da hep beklediğimiz ama büyük resim içerisinde sıranın bir türlü gelmediği ve gelemeyeceğini düşündüğümüz yerden, belki de en önemlisi gelmemesini dilediğimiz yerden geldi… Ama sonuç olarak geldi… Küresel yönetişimin tüm aktörleri olarak kısa vadede kriz yönetimi bağlamında üzerimize düşen tüm görevleri yerine getirmek zorundayız, belki de böylece orta ve uzun vadede yaşadığımız tecrübenin yaratacağı farkındalık en büyük kazancımız olacak… Hiçbir şey “yalnız” göründüğü gibi değildir… Hepimizin görevi olayları çok yönlü ve objektif ele almak, değerlendirmek ve analiz etmektir.
Ben de bu köşede her hafta Pazartesi günleri küresel yönetişimin içeriğini değişik bir bakış açısıyla ele alan yazılarımla sizlerle birlikte olacağım. Burada, uzun yıllardır uluslararası ilişkiler okuyan, yazan, öğreten biri olarak küresel yönetişimin farklı boyutlarını bazen bir film, bazen bir tiyatro oyunu, bazen bir konser, bazen bir sergi, bazen bir müze, bazen bir röportaj, bazen bir seyahat, bazen bir konferans, bazen de bir sosyal medya alıntısı eşliğinde sizlerle buluşturacağım… Özgün bir paylaşım olacak hepimiz için… Küresel dünyada birçok unsurun ne kadar da çok birbiriyle ilintili olduğunu bir kez daha keşfedeceğiz birlikte… Belki bir arka plan duyduklarımıza, gördüklerimize, belki bir ön hazırlık olacak duyup, göreceklerimize…
Haftaya görüşmek dileğiyle,