Moderatör Yeniacun, İsrail’in Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’da önemli bir figür olduğunu belirterek, panelde konuşmacılar ile tartışacağı konuların, İsrail’in normalleşme süreci ile birlikte bölgedeki yeni konumu ve yeni ittifakları ile İsrail’in Doğu Akdeniz ve Orta Doğu’ya yönelik dış politikaları olduğunu belirtmiştir. Bölgedeki değişimlerin boyutu hakkında konuşmacılara sorular yönlendiren moderatör Yeniacun, Dr. Ceyhun ÇİÇEKÇİ’ye Doğu Akdeniz bölgesindeki genel durumu, İsrail’in dış politikasındaki yeni eğilimleri ve Türkiye ve İsrail’in güncel ilişkileri hakkında soru sorarak konuşmacıya söz hakkı vermiştir.
Ceyhun ÇİÇEKÇİ, konuşmasının başında, 90’lı yıllardan 2010’lara kadar İsrail’in Doğu Akdeniz politikasını analiz etmeye çalışmıştır. İsrail’in Doğu Akdeniz politikasını özellikle 90’larla karşılaştırmalı bir perspektifte açıklamaya çalışan konuşmacı, 90’lar ve 2010’lu yılların İsrail için benzer dönemler olduğunu söylemiştir. İsrail dış politikasını Doğu Akdeniz’e yönlendiren ana yaklaşımın altını çizmek isteyen Çiçekçi, konuşmasına “İsrail’in doğu Akdeniz politikasını ikiye ayırabilirim” diyerek devam etmiştir. İlkinin güvenlik odaklı bir yaklaşım olduğunu ve İsrail’in dış politikasının bu doğrultuda olduğunu belirtmiştir. Akabinde, “Bu aynı zamanda 90’lar ve 2010’larla ilgili çünkü İsrail’in 2010’ların başından itibaren devasa doğalgaz rezervlerini araştırması ile birlikte, Yunanistan ve Güney Kıbrıs ile aynı doğrultuda yol almaktadır.” demiştir. Konuşmacı, bugüne baktığımızda, bu ortaklığın doğalgaz veya enerji ortaklığından çok daha fazlası olduğunu söylemiştir. Ardından, İsrail’in, özellikle Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Güney Kıbrıs yönetimi ile aynı hizada; Türkiye ile karşı karşıya olduğunu iddia etmiştir. Bugün, İsrail’in bölgedeki Türk varlığına karşı dengeli bir pozisyonda olduğu ve bu yaklaşımın güvenlik odaklı olduğunu söylemiştir. İkincisinin enerji diplomasisi ile ilgili olduğunu aktaran konuşmacı, enerji diplomasisinin İsrail için çok önemli olduğunu belirtmiştir.