Trump 2.0: Avrupa Güvenliği İçin Yeni Dönem

27.11.2024

Donald Trump 2016 seçimlerinde kazanmaya hazır değildi. Bu sebeple yönetiminin ilk başlarında özellikle partisindeki figürlere ve eski generallere güvenmek zorundaydı ama bu isimler normlardan onun kadar taviz vermeye meyilli değillerdi. Ancak döneminin sonuna doğru fikirlerini daha açık şekilde ortaya koymaya başladı. NATO’nun savunma maliyetleri açısından ABD’nin haksız bir yük taşıdığına inandığını söyleyen Trump, ABD’yi ittifaktan çekmeyi bile düşünmüştü.

2024 seçimlerinde ise Trump ve Cumhuriyetçilerin zaferi büyük bir sürpriz değil, ancak Avrupa güvenliği için belirsizliği gidermekten uzak. Bugünün dünyası, Trump’ın ilk kez göreve geldiği 2016’dan çok daha tehlikeli ve öngörülemez. 2016’da Trump’ın Avrupa’daki muhatapları Almanya’da Angela Merkel, Fransa’da Emmanuel Macron, Hollanda’da Mark Rutte ve İtalya’da Giuseppe Conte gibi nispeten ılımlı politikacılardı. Bugün ise Amanya, Fransa, Hollanda, Macaristan gibi ülkelerde bazıları Rusya yanlısı, aşırı sağcı ve popülist liderler siyaseti etkileyen konumlardalar.

Trump’ın niyeti ve Avrupa’ya yansıması

Trump’ın iktidara dönüşü transatlantik ilişkileri sarsarken, Avrupa ülkeleri ve savunma şirketleri savunma harcamalarında yeni bir döneme hazırlanıyor. Bu dönemde Avrupa harcamalarını ödeyecek ancak aynı zamanda kendi ayakları üzerinde duracak.

NATO’dan çekilme tehdidi, sadece savunma masraflarının paylaşılması için değil ayrıca İttifak’ın radikal bir şekilde yeniden yönlendirilmesiyle Avrupalı ortaklarını Trump’ın yeni savunma mimarisi stratejisine boyun eğmeye zorlamak için psikolojik bir itici güç olarak kullanabilir. Bu ise Avrupalı liderlerin konvansiyonel gücün artırılması yanında ABD’den bağımsız bir nükleer caydırıcılığın inşasının kıtada barış ve güvenliği sürdürmenin tek anlamlı yolu olduğu sonucuna varmasına yol açabilir. Mütevazı nükleer cephaneliği ile NATO’nun caydırıcılık misyonuna bağlı İngiltere’de Başbakan Keir Starmer’ın Washington ile olan özel ilişkisi ve Londra’nın kıtadaki rolünü yeniden tasarlama hırsı bu aşamada etkili görülebilir ancak tek başına Washington’ın yerini alamaz. Avrupa stratejik özerkliği için tüm kıtanın nükleer caydırıcılığını geliştirmeleri yönünde niyetlerini göstermeleri gerekiyor.

Stratejik özerklik için diğer bir ön koşul Avrupa savunma pazarının da özerk olmasıdır. Bunun aksine, önceki Trump yönetimi sırasında Avrupalıları daha fazla Amerikan savunma malzemesi satın almaya zorladığını gördük.

Eski Avrupa Konseyi Başkanı ve mevcut Polonya Başbakanı Donald Tusk’un Trump’ın zaferinin ardından, Avrupa’nın Amerikan siyasetindeki dalgalanmalardan kendini izole etme kapasitesine vurgu yaptı ki bu hassasiyet uzun zamandır Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından de benimsenmiş durumda.

Avrupa toplumları da liderlerini, kıtanın güvenlik yükünün daha büyük bir kısmını üstlenmeye çağrılıyor. Son yapılan bir anket, Almanların %73’ünün Almanya’nın Avrupa güvenliğine yönelik harcamaları artırması gerektiğine inandığını ortaya koyuyor.[1] Bu durum savunma finansmanı önceliklerini değiştirebilir ve gelecekte Avrupa’nın askeri ittifaklarının şekillenmesinde etkili olabilir.

Avrupa savunması için yeni döneme hazırlık

Avrupa liderleri birkaç yıldır Avrupa güvenliğini Trump’a karşı koruma konusunda görüş alışverişinde bulunuyorlar. Bu gelişme Avrupa’nın stratejik özerkliği konusunda derin tartışmalara yol açtı ancak ihtiyaç duyulan zaman, azim ve finansman konusunda politika yapıcıların eli çok da güçlü olmadığından bunu uygulamak için yeterli eylem olmadı.

Kıta güvenliği için önemli bir platform olması düşünülen Avrupa Birliği, henüz tek bir sesle konuşmuyor ve üye ülkeler savunma konusunda aynı hedeflere sahip olmaktan çok uzak. Üstelik içeride hala uyumlu savunma sanayi kapasitesi yerine rekabet, ortak strateji geliştirme yerine dar taktik işbirlikleri yürütülüyor.

Ayrıca AB’nin karar alma süreci yavaş ve karmaşıktır ki uzun müzakereler, koordinasyon ve uyum gerektirir. Trump potansiyel olarak keskin ve hızlı hamleler yapma kapasitesine sahip olduğundan hamleleri, AB’nin reform yapma kabiliyetini geride bırakabilir ve bu da güvenlik açığı oluşturabilir.

Avrupalı politika yapıcıların bir kısmı konvansiyonel kapasitenin yanında, Rusya’nın nükleer saldırı söylemine karşı Amerikan nükleer şemsiyesinin yerini alabilecek bir “Avrupa nükleer caydırıcılığı”nı savunuyor. Macron’un tekliflerinden sonra ortaya atılan nükleer caydırıcılığın “Avrupalılaştırılması” fikri, Fransız doktrini düşünüldüğünde gerçekçi olmadığı gibi Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’na da aykırılığı tartışılmakta.

Almanya ise yeni Trump yönetiminin Avrupa güvenliğindeki etkisini görmek için Ukrayna savaşı gibi süreçleri bekleyecektir. Donald Trump’ın seçilmesinden sonraki gün Alman hükümetinin dağılması Berlin’i aylarca felç edecek. Alman Maliye Bakanı Christian Lindner, savunma harcamaları konusunda çıkan anlaşmazlık nedeniyle üçlü koalisyondan ayrıldı. Yeni bir hükümet kurma ve olası seçim sürecine giren Almanya’da Şansölye Olaf Sholz’ün açıkladığı savunma için daha fazla yatırım politikasının büyük partiler tarafından da benimsenmiş olması ise bu aşamada önemli bir nokta.

Önemli ekonomik zorluklar ve Avrupa genelinde Ukrayna’ya devam eden desteğe yönelik kamuoyu desteğinin azalmasıyla, sadece Almanya’da değil kıtanın genelinde savunma harcamalarını artırmak için destek oluşturmak kolay olmayacak. Buna karşın Avrupa savunma sektörü harcamaların artırılacağına göre şekillenmeye başladı. İtalya ve Almanya’daki büyük savunma sanayii şirketleri hisse değerleri Trump’ın seçilmesinden itibaren %20’ye yakın değer kazandı.( İtalyan savunma sanayi şirketi Leonardo SpA’nın hisseleri Trump’ın seçilmesinden bu yana %17 değer kazandı. Alman silah üreticisi Rheinmetall AG’nin hisseleri %22, Alman savunma sensörleri uzmanı Hensoldt AG’nin hisseleri ise %18 yükseldi.) [2]

Avrupa’da savunmanın dönüşümü stratejisi

Avrupa’da ABD’siz savunma kapasitesinin artırılması için düşünülen Avrupa merkezli dönüşümün anlamlı ve başarılı olması için üç temel konuda ilerleme sağlanması gerekiyor: Avrupa savunma atılımı için finansmanı sağlamak, Avrupa sınırlarını güçlendirmek ve doğuda uzun vadeli stratejik caydırıcılığı inşa etmek.

Avrupa savunma sanayii üretiminde vizyon ve uygulama değişikliği öngörülüyor, ancak rakamlar ve adımlar (Avrupa Savunma Sanayii Programı’na 1,5 milyar avroluk taahhüt ve önümüzdeki on yıl boyunca işbirliği, Avrupa içi savunma tedarikleri için bir dizi kıstas) henüz anlamlı olamayacak kadar küçük ve belirsiz. Varşova-Paris ekseni bu konuda daha cesurken Berlin hala harcamaların AB’de kurumsal yükü artırmasından çekiniyor. Öyle ki Polonya’nın Kaliningrad sınırını güçlendirmek için planladığı Doğu Kalkanı projesine AB kaynaklarından fon verilmesini Almanya engelledi.

Bu noktada, sınırların güçlendirilmesi konusunda AB dışı aktörlerin etkili olması muhtemel. Özellikle Almanya ve Fransa ile ayrı ayrı imzaladığı savunma anlaşmaları göz önüne alındığında, İngiltere bu konuda kolay ve etkili bir partner. Taktik, lojistik ve manevra kapasitesi ile Avrupa’nın saldırı dirençli hale getirilmesi için eylemler artıyor.

Stratejik caydırıcılık konusu ise ittifakın fikir ve amaç birliğinin güçlenmesinden geçtiğine inanç oldukça fazla. Bunun için Avrupa merkezli bir savunma vizyonunu paylaşmayan hükümetler ile ilişkinin sürdürülmemesi, fonların çekilmesinin ötesine geçen siyasi sonuçlar dayatılması söylemi yükseliyor.

Bazı Avrupa devletlerinin, özellikle olası Rusya tehdidine yakın hisseden ön cephe ülkelerinin, Trump’ın Rusya’ya karşı pozisyonundan hoşlanmamalarına rağmen ikili silah anlaşmaları yoluyla Trump’ın desteğini satın almaya çalışması oldukça olasıdır. Polonya, Estonya, Letonya ve Litvanya gibi halihazırda en yüksek savunma harcaması oranlarına sahip bu ülkelerin Trump ile arasının iyi olması beklenmesine karşın yeni silah anlaşmaları sadece ek bir sigorta primi olacaktır. Fakat ABD ile ikili anlaşmalar yapmak için acele eden devletler, Trump’ın ilk döneminde olduğu gibi Amerikan silah anlaşmaları için benzer şekilde koordine olmayan bir yarış riskiyle karşı karşıya kalmaları muhtemel. Bu da çok ihtiyaç duyulan Avrupa savunma sanayi işbirliği çabalarını baltalayacaktır.

Cesur seçimleri birlikte yapan birleşik bir Avrupa olmadan, bazıları Washington ile ikili ilişkilerine öncelik vermeyi tercih ettiğinde, parçalanmanın tekrar yaşanması muhtemeldir. Avrupa’daki birliksizlik tekrarı doğuracak, tekrar bağımlılık yaratacak ve bağımlılık eksikliğe neden olacaktır.

ABD NATO’dan ayrılabilir mi?

Amerikan Kongresi geçen yıl bir karar alarak bir ABD başkanının ülkeyi tek taraflı olarak NATO’dan çekmesinin mümkün olmamasını sağladı. Buna karşın Trump’ın Kongre onayı olmadan bu kararı alma ihtimali Washington’da konuşuluyor. Önemli olan konu Trump NATO’dan çekilmek isteyecek mi?

ABD’nin çekilmesi pek olası görünmemekle birlikte, ABD’nin NATO’ya olan bağlılığının zayıflaması küresel güvenlikte bir değişime yol açacak, jeopolitik bir kavram olarak ‘Batı’yı zayıflatacak ve potansiyel olarak AB ve Avrupa devletlerini kıtanın güvenliğini yeniden yapılandırmaya itecek ve bunun da öngörülemez sonuçları olacaktır.

Zayıflamış Batı’nın Pekin ve Moskova’nın taleplerine boyun eğmesi endişesi ABD yönetimi için en zorlayıcı unsur. Çünkü bu durum, Trump yönetiminin göreve başlamasıyla birlikte Afganistan’daki ABD politikasının başarısızlığından çok daha öte, sistemsel bir politika başarısızlığı anlamına gelecektir. Şu anda çok şey tehlikede ve Ukrayna, NATO ve uluslararası sistem birbiriyle iç içe geçmiş durumda.

Avrupalıların yaptıklarından sürekli yakınarak ve çekilme tehdidini kullanarak onları hem ekonomik hem de güvenlik konularında zorlamaya devam ederek, NATO’nun politikaları üzerinde etkili olmak adına NATO’da kalmayı tercih edecektir. Fakat Trump bu “hamiyetperverliği” karşılığında taleplerini artırabilir. Muhtemelen önümüzdeki Haziran ayında Lahey’de yapılacak NATO zirvesinde NATO savunma harcamaları hedefinin yüzde 3’e çıkarılması konusunda ısrarcı olacaktır.

 

[1] https://koerber-stiftung.de/en/projects/the-berlin-pulse/2024-25/

[2] https://www.euronews.com/business/2024/11/13/why-are-european-defence-stocks-skyrocketing-after-trumps-victory

 

Bu yazı 20 Kasım 2024 tarihinde Anadolu Ajansı için hazırlanan Görüş yazısından uyarlanmıştır.

Diğer Yazılar

Fransa’da Seçim ve Macron’un Kumarı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geldiği konuma aldığı riskler neticesinde sahip olan bir siyasetçi. Bu niteliği olmasaydı ...
Daha Fazlasını Oku

Avrupa Seçimleri ve Yükselen Aşırı Sağ

Avrupa Parlamentosu seçimleri kurumsal anlamda AB için oldukça önemli. Hem AB’nin regülatif kararlarının, kanunlarının oylandığı ...
Daha Fazlasını Oku

İngiliz Savunmasındaki Dönüşüm ve Avrupa’da Artan Tehdit Algısı

İngiltere hükümetinin temmuzda erken seçime gitme kararının ardından ilk dikkat çekici gelişme Başbakan ve Muhafazakar ...
Daha Fazlasını Oku

İsrail’e ABD Silah Desteğinin Kesilmesi Yeni Bir Başlangıç Mı?

Amerikan Yönetimi İsrail’in Gazze saldırıları başladığı günden itibaren kendi çıkarları doğrultusunda hareket etti. İsrail’in şiddetine ...
Daha Fazlasını Oku

İsrail Silah Envanterine Katkı Yapan Ülkeler

İsrail büyük bir silah ihracatçısı ancak ordusu, uzmanların yakın tarihteki en yoğun ve yıkıcı hava ...
Daha Fazlasını Oku

Bizden Haberdar Olun

Mail aboneliği başlatmak için mail adresinizi bizimle paylaşabilirsiniz.

    Paylaş
    Etkinlik Takvimi
    Kasım

    Aralık 2024

    Ocak
    Pzt
    Sal
    Çar
    Per
    Cum
    Cmt
    Paz
    25
    26
    27
    28
    29
    30
    1
    Etkinlikler için Aralık

    1st

    Etkinlik Yok
    2
    3
    4
    5
    6
    7
    8
    Etkinlikler için Aralık

    2nd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    3rd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    4th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    5th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    6th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    7th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    8th

    Etkinlik Yok
    9
    10
    11
    12
    13
    14
    15
    Etkinlikler için Aralık

    9th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    10th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    11th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    12th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    13th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    14th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    15th

    Etkinlik Yok
    16
    17
    18
    19
    20
    21
    22
    Etkinlikler için Aralık

    16th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    17th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    18th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    19th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    20th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    21st

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    22nd

    Etkinlik Yok
    23
    24
    25
    26
    27
    28
    29
    Etkinlikler için Aralık

    23rd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    24th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    25th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    26th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    27th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    28th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    29th

    Etkinlik Yok
    30
    31
    1
    2
    3
    4
    5
    Etkinlikler için Aralık

    30th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Aralık

    31st

    Etkinlik Yok

    Diplomatik İlişkiler ve Politik Araştırmalar Merkezi

    Center for Diplomatic Affairs and Political Studies

    ‎مركز الشؤون الدبلوماسية والدراسات السياسية

    Centre des Affaires Diplomatiques et des études Politiques

    Центр дипломатических отношений и политических исследований

    外交事务与政治研究中心

    Back to top of page