Küresel Salgın, YKS ve Ötesi!

29.06.2020

2020 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) küresel salgın ve etkilerinin yoğun bir şekilde hissedildiği, aşina olmadığımız yaşam koşullarının hüküm sürdüğü, çoğumuzun “karmaşık”, “şaşırtıcı”, “olağanüstü”, “inanılmaz”, “gerçeküstü”, “beklenmedik”, “başa çıkılması zor”, “ürkütücü” vs. olarak ifade ettiği bir dönemin hemen ertesinde, hatta söz konusu süreç hala devam ederken gerçekleşti. 

Yükseköğretim Kurumları Sınavı -adı veya içeriği ne olursa olsun- ve biz – bugün hayatımızın hangi aşamasında olursak olalım- hemen hepimiz için unutulması en zor sınavlardan biri olarak hafızamızda, kalbimizde yerini almıştır. Her yıl da sınav zamanlarında kendimizin sınava girdiği tarihte yaşadıklarımız ve hissettiklerimizin hatırasıyla o yıl sınava girecek genç arkadaşlarla kurduğumuz duygudaşlık bağı eşi benzeri zor bulunur bir bağ haline gelmiştir…

Nitekim dışarıdaki herhangi birinin bile sınava giren öğrenciden, sınava giren öğrencilerin ailelerinden ya da öğretmenlerinden ilgili “sınavın” önemini idrak açısından pek büyük bir farkı yoktur. Hemen herkes sınava gireceklere ve ailelerine karşı saygılı, anlayışlı, sabırlı, desteğe ve yardıma hazır bir şekilde elinden geleni yapmak üzere bekler… Birbirini uyarır, sınav sabahında uygun koşulların yaratılması için kendisine düşen ne varsa seve seve yerine getirir… O büyük sınav organizasyonu, sınav sorularının hazırlanması, sınav gözetmenlikleri vs. yine aynı ihtimam, özen, coşku, empati ve hevesle yapılır… Sınav salonlarına girişteki kontrollerden, sınav gözetmenlerinin tavırlarına kadar hemen her detay öğrenci-odaklı düşünülerek yapılandırılır… 

Hal böyle olunca bu hafta sonu gerçekleştirilen 2020 YKS için “normal koşullar altında bile” yukarıda anlatılan biçimde hassasiyet gösteren, sorumluluk alan toplumun büyük çoğunluğunun ve özellikle sınav sürecinin tüm paydaşlarının küresel salgın ve etkileri dolayısıyla çok daha farklı bir duygu durumuyla sürece dâhil olduklarını varsaymak, hissetmek ve  görmek şaşırtıcı değil… Hemen herkes zor koşulların farkında, başarıdan her zamankinden daha fazla memnun, başarı için her zamankinden daha fazla duacı, sınava giren genç arkadaşların ruhen, zihnen daha fazla yanında ve muhtemelen sonraki süreçlerde madden de çok daha fazla yanında olacak… 

Bu dönemde hangi aşamada olursa olsun sınavlara giren tüm arkadaşlar bilmedikleri faklı meydan okumalarla da mücadele etmek, yeni koşullara hızlıca uyum sağlamak zorunda kaldılar… Bu da hayatın başka bir alanında görece erken bir sınav oldu onlar için… Belki görece daha fazla “boş” ve “çalışacak” zamana sahip oldular ama küresel salgının yarattığı “korkuyu” çalışmanın fonu olarak kullanıp, günlük çalışma rutinine devam etmek hiç de kolay değil… Sınav sonucu ne olursa olsun mevcut koşullarda böylesi bir çaba sarf etmiş olmak bile tebrik edilesi bir başarı… Bundan kesinlikle emin olmalılar… Tarih onları böyle bir sürecin farklı kahramanları olarak hatırlayacak… 

Aileleri için de benzer bir durum geçerli… Bir taraftan küresel salgının yarattığı yeni koşullara uyum sağlamaya çalışırken, diğer taraftan da sınava girecek öğrencinin çalışma koşullarını mevcut haliyle korumak- hatta iyileştirmek-,  ona psikolojik destek vermek, aile içindeki hassas dengeleri sağlamak… Önemli ve zor bir süreç geçildi… Sınavla ilgisi olsun olmasın, hemen herkes yaşananların farkında… Sonuçların çabaların karşılığını verecek biçimde oluşması ortak dilek…

Bir sonraki aşama en az sınavın kendisi kadar önemli… Sonuçlar açıklanacak… Başarı puanı ve başarı sırasına göre tercihler yapılacak ve öğrenci arkadaşlarımızın kısa vadede önümüzdeki iki-dört yıl, orta ve uzun vadede de gelecekleri büyük ölçüde şekillenecek… Kritik bir aşama… 

Şimdi geçtiğiniz her aşamadan geçen bir öğrenci, bir akademisyen, bir yönetici olarak tecrübelerim ışığında olabildiği kadarıyla sizinle duygularımı paylaşmak istiyorum…

Bu sınav ve sonrası belki hayatlarınızın dönüm noktası, belki daha sonraki evrelerde karşılaşacağınız başka dönüm noktalarına hazırlayacak bir basamak, belki yaşamınızın yol haritası, belki bir soluklanma durağı, belki de kendilerinizi, yaşamlarınızı, sevdiklerinizi, sevmediklerinizi, ilgi alanlarınızı, önceliklerinizi, beklentilerinizi sorgulayacağınız  bir zaman dilimi… Hangisi olursa olsun sürecin özünde siz ve sahip olduğunuz “tekrarı olmayan”, “bu olmadı baştan” diyemeyeceğiniz bir hayatınız var… Asıl unutmamanız gereken tam da bu… 

Devir öyle bir devir ki her şey hızla değişiyor… Uzun vadeli planlar mutlaka ve mutlaka süreç içinde birden fazla kez değişime uğruyor ve uğramaya devam edecek… Hatta mesleklerin dönüştüğünden, yeni meslek gruplarından, mevcut mesleklerin yakın gelecekte kaybolacağından bahsetmeye başladık bile… 

Öngörülemez bir gelecek için bugün meslek seçimi yapılıyormuş gibi bir durum ortaya çıkıyor… Belirsizlikte sabit verilerle ön görülmeye çalışıyor… Endişeye mahal yok… Bu devrin doğalı ve olağanı bu… Eğer böyle bir “boşluk” hissediliyorsa doğru yolda olunduğunun işareti… 

Sorgulamalar, kendini tartmalar, kendi kendine “kendini” bulmaya çalışmalar çok öğretici… Yılmamak, okuyacağınız ya da çalışacağınız alanları, hatta mesleklerinizi seçerken “geleceğinizi inşa etme” konusunda kendinize çok iş düşeceğini, asıl işin “kendinize yatırım” olduğunu bilerek hareket etmek en önemlisi… 

Tüm bunların farkındaysanız, hangi alanı seçecek olursanız olun, geleceğinizi şekillendirmede esnek davranabildiğiniz, değişen ve dönüşen koşullara hızlıca uyum sağlayabildiğiniz,  hayallerimizin peşinde koşarken mevcut koşulların da dayattığı “gerçeklerin” ayırdında olabildiğiniz, çalışmayı zorunluluktan ziyade zevke dönüştürebildiğiniz, zamanınızı tüm ihtiyaçlarınız doğrultusunda dengeli dağıtıp, yönetebildiğiniz sürece belirsizlikler ve öngörülemeyenler avantajınız olmaya aday… 

Üstelik YKS sonrası seçtiğiniz bölümler ve alanlar artık “tek başlarına” hayatınızın sonuna kadar yegâne ve kaçınılmaz gerçeğiniz de olmak zorunda değil… Hatta bilakis disiplinler arası, disiplinler üstü çalışmanız, farklı alanlara yönelmeniz size birçok açıdan arkadaşlarınız arasında ayrıcalıklı bir konuma taşıyacak… Teknik bilgileriniz ve becerileriniz yanında birden fazla yabancı dil bilgisi, yaratıcılık,  duygusal zekâ, bilişsel esneklik, karmaşık problemleri çözebilme eleştirel düşünme ve birlikte çalışabilme yetisi gibi daha birçok husus sizi hayatta farklı açılardan destekleyecek…

 Bilginin tek başına yeterli olmadığı, büyük ölçüde bilgi kirliliğinin olduğu bir ortamda bilgiyi ayıklama ve yerinde kullanma konusunda çaba sarf etmenin önemi de zaten net bir şekilde ortada… Endüstri 4.0’a uygun güncellenen ve eğitim 4.0 olarak adlandırılan yeni eğitim sisteminin sizlere yeni roller biçtiği de bir başka gerçek…

Öte yandan mevcut sistem içinde uzun zamandır alışageldiğimiz, adlarına aşina olduğumuz bölümler ve söz konusu bölümlerin ders program ve içeriklerinin de sürekli değişim ve dönüşüm içinde olduklarını unutmamak gerek… Özellikle sosyal bilimler alanında değişim ve dönüşümün bu kadar hızlı gerçekleştiği bir zaman diliminde aksini düşünmek zaten imkânsız… 

Bu durumda mevcut öğretim elemanlarının da bilgilerini, ders içerik ve uygulama metotlarını güncellemeleri, gelişmelerden haberdar olmak için sürekli gündemi takip etmeleri ve öğrencilerin akademik beklenti ve taleplerine karşılık verebilecek biçimde hazır olmaları için çaba sarf etmeleri kaçınılmaz bir durum… Karşılıklı sorumluluk bilinci en önemli kıstas… Öğrenciler kadar öğretim elemanlarının da çok çalışması gerek… Hem de çok… Eğitim çok yönlü bir bilgi alışverişi aslında… Herkesin herkesten öğreneceği çok önemli şeyler var… Bugün bunun çok daha iyi farkına varmış olmalıyız ki “tersine mentörlükten” bahseder olduk! 

Diyeceğim o ki, küresel düzeyde her şeyin bu kadar hızla değiştiği bir ortamda eğitimin de amacının, içeriğinin, uygulama metot ve sahalarının aynı kalmış olduğunu düşünüp, lütfen telaşa kapılmayın… Şimdi ve gelecek kaygısının sadece sizlere ait bir duygu olduğunu düşünmenin yanlışına düşmeyin… Hangi mesleğe, hangi refah düzeyine, alım gücüne, fiziksel görünüşe vs. sahip olursak olalım benzer kaygılar insanoğlunun hâkim gerçeği! 

Konuyu değiştirmek için size kendi alanımdan ufak bir örnek vereyim….Uluslararası ilişkiler deyince sizlerin aklına daha çok uluslararası ilişkiler teorileri, küresel aktörler arasındaki bitip, tükenmek bilmeyen, sonu olmayan rekabet ve işbirliği tartışmaları ve bu bağlamda tartışılan olgular geliyor olabilir ama bakın biz çoktan neleri tartışmaya başladık!

Dijitalleşen dünyanın siyaset bilimine ve uluslararası ilişkilere etkisini, internet teknolojisinin yarattığı meydan okumaları ve fırsatları  (siber güvenlik, internet yönetişimi, ağ tarafsızlığı, hukuki sorunları, çevrimiçi kaynakların dağılımını vs.), internetin sınır tanımazlığını ve bunun etkilerini,  geleceğin dünyasında teknolojinin yeri ve önemi bağlamında insan-teknoloji, toplum-teknoloji, devlet-teknoloji, küresel sistem-teknoloji ilişkilerini ve  bunlara benzer daha nice konuyu… Bu konular çoğumuza daha tanıdık, bildik ve güncel geldi eminim… Size uzaktan daha statik gibi gelen konular bile yakından baktığınızda  tamamen farklılaşabilir… Ya da sizin kişisel katkılarınız o konuları bambaşka bir yere taşıyabilir… Meslek ve alan seçimlerinizi yaparken lütfen buna da dikkat edin… 

Şu anda gelecekte popüler olacak meslek listelerinden geçilmiyor yazılı, görsel basın ve dijital platformlar… Hatta oralarda geçen pek çok mesleğin adını daha önce hiç duymamış da olabilirsiniz… Paniğe kapılmaya hiç gerek yok… Her biriniz seçtiğiniz alanlarda, bölümlerde ya da mesleklerde geleceğin “yıldızı” olmaya kendinizi ikna edebilirseniz kendi gelecek meslek listelerinizi kendiniz oluşturma gücüne sahipsiniz… Ürkmeden, yılmadan, kendinize güvenerek, zayıf yönlerinizi de severek yolunuza devam ettiğinizde herkesin “başarı” tanımının da aslında kendine has olduğunun farkına varmanız çok uzun zaman almayacak… 

Tüm değişkenleri kontrol etmek neredeyse imkânsız… Bunun farkında olduğunuzda sevdiğiniz, istediğiniz ve kalbinizden geçenin gerçekleştiği, kendinizi okurken iyi hissedeceğiniz, yaparken mutlu olacağınız bir alanda çalışacağınız,  zaman içerisinde karşılaşacağınız meydan okumaların ve fırsatların farkına varabileceğiniz, kendinizi olduğunuz gibi kabul edeceğiniz ve kendi geleceğinizi yine kendinizin inşa edebileceği bir hayata sahip olmak inanın zor değil ve mutlak denemeye değer!

Diğer Yazılar

RAPOR | Türkiye-Birleşmiş Milletler (BM) İlişkileri: Ortak Çıkar ve Uyuşmazlık Alanları

ÖZET 2002 yılından günümüze Türk dış politikasının seyri ve temel dinamikleri değerlendirildiğinde üç farklı dönemden ...
Daha Fazlasını Oku

Küresel Salgın ve Biz…

Küresel salgın “öncesi biz” ile “sonrası biz” arasında neler değişti? Kaçımız samimiyetle bu soruyu yanıtlayabilir ...
Daha Fazlasını Oku

Küresel Salgından Sağlık Güvenliğine

Küresel salgın birincil hedef haline getirmek suretiyle en çok “kendimiz ve yakınlarımızın sağlığı” konusunda endişelendirdi ...
Daha Fazlasını Oku

Küresel Salgın: Çevre Güvenliğine İlişkin Değerlendirmeler…

Küresel salgın başka birçok konuda olduğu gibi çevre ile olan ilişkimizi de yeniden ele almamıza ...
Daha Fazlasını Oku

Küresel Salgın: Üniversitelerde Tercih Telaşı

Küresel salgın -ister istemez- hemen hepimizi bugüne kadar “neyi, neden yaptık/yapabildik, ya da yapmadık/yapamadık?” soruları ...
Daha Fazlasını Oku

Bizden Haberdar Olun

Mail aboneliği başlatmak için mail adresinizi bizimle paylaşabilirsiniz.

    Paylaş
    Etkinlik Takvimi
    Mart

    Nisan 2024

    Mayıs
    Pzt
    Sal
    Çar
    Per
    Cum
    Cmt
    Paz
    1
    2
    3
    4
    5
    6
    7
    Etkinlikler için Nisan

    1st

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    2nd

    Etkinlikler için Nisan

    3rd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    4th

    Etkinlikler için Nisan

    5th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    6th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    7th

    Etkinlik Yok
    8
    9
    10
    11
    12
    13
    14
    Etkinlikler için Nisan

    8th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    9th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    10th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    11th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    12th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    13th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    14th

    Etkinlik Yok
    15
    16
    17
    18
    19
    20
    21
    Etkinlikler için Nisan

    15th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    16th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    17th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    18th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    19th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    20th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    21st

    Etkinlik Yok
    22
    23
    24
    25
    26
    27
    28
    Etkinlikler için Nisan

    22nd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    23rd

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    24th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    25th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    26th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    27th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    28th

    Etkinlik Yok
    29
    30
    1
    2
    3
    4
    5
    Etkinlikler için Nisan

    29th

    Etkinlik Yok
    Etkinlikler için Nisan

    30th

    Etkinlik Yok

    Diplomatik İlişkiler ve Politik Araştırmalar Merkezi

    Center for Diplomatic Affairs and Political Studies

    ‎مركز الشؤون الدبلوماسية والدراسات السياسية

    Centre des Affaires Diplomatiques et des études Politiques

    Центр дипломатических отношений и политических исследований

    外交事务与政治研究中心

    Back to top of page